29 Ocak 2012 Pazar

Foto Galatasaray yazı dizisi 1. Bölüm: Ortak Hafızanın Fotoğraf Albümü / AKŞAM - Bülent Şanlıkan


ORTAK HAFIZANIN FOTOĞRAF ALBÜMÜ

İstanbullu Ermeni Maryam Şahinyan'ın bir ömür çektiği fotoğraflar SALT Galata'da sergilendi. 1935-1985 yılları arasındaki dönemi kapsayan dev veri bankasında neler yok ki? Cumhuriyetin ilk yılları, 1942 Varlık Vergisi, 6-7 Eylül 1955 olayları, 1974 Kıbrıs Savaşı, köyden kente göç gibi pek çok toplumsal olayın yanı sıra gündelik hayatın ayrıntıları da fotoğraflarda yer buluyor. 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarının inkarını suç sayan yasa tasarısı, Fransız Senatosu'ndan 127 oyla geçerken 1 milyona yakın insanın fotoğrafını çeken Şahinyan'ın arşivi sanatçı, yazar, araştırmacı Tayfun Serttaş'ın dönüştürdüğü sergide geçmişini, yakınlarını arayan insanlarla buluştu. Tarihe not düşen 200 bin siyah beyaz fotoğrafsa, dış politik kavgalardan uzak 'ortak hafıza'ya çağrı yaptı.


Bülent ŞANLIKAN


Maryam Şahinyan 1935 ile 1985 yılları arasında yaklaşık 1 milyona yakın insanın hayatından kesitleri Galatarasay Meydanı'nda adını 'Foto Galatasaray' koyduğu stüdyosunda belgeledi. Şahinyan'ın Birinci Dünya Savaşı'ndan kalma körüklü kamerasından yansıyan 200 bin siyah beyaz kareyi, sanatçı Tayfun Serttaş, teknolojiden de faydalanarak dev bir veri bankası haline dönüştürdü. Şahinyan'ın kutuladığı cam negatifler Serttaş ve çalışmasına yardım eden 30'a yakın asistan tarafından 3 yıl süresince teker teker temizlendi, tasnif edildi, dijitalizasyonu yapıldı, işlendi ve aylara, yıllara göre sıralandı. Serttaş bununla da kalmadı. Şahinyan fotoğraflarını, Aras Yayıncılık'tan çıkan 'Foto Galatasaray, Studio Practice by Maryam Şahinyan' adıyla kitaplaştırıldı. 3 yıl süren bu çalışmanın ardından Şahinyan Arşivi, 22 Kasım 2011- 22 Ocak 2012 tarihleri arasında, Karaköy'de, SALT Galata'da meraklılarıyla buluştu. Serginin son gününde, yüzlerce insan 'Maryam'ın objektifine yansıyan kareler arasında acaba, annemi, babamı, dedemi, teyzemi ya da kendimi bulabilir miyim' umuduyla geldi. Aradığını bulan da oldu, bulamayan da...

GEÇMİŞİN İZİNİ SÜRDÜLER

Hangi facianın Kurbanları?

Ali Cihanoğlu emekli bir bankacı, Aydın'da yaşıyor. Onu SALT Galata'ya götüren şey 1951'de Şahinyan'ın çektiği anne ve babasının düğün fotoğrafı olmuş. Cihanoğlu'nda fotoğrafın bir benzerinin basılmış hali var. Serginin açıldığını duyunca 'Acaba farklı pozu da bulabilir miyim' diyerek soluğu İstanbul'da alan Cihanoğlu'nun dileği gerçek oldu ve annesi Belkıs'la babası Nihat'ın fotoğrafını arşivde bulabildi.

Cihanoğlu'nun aklını esas kurcalayan fotoğrafsa İzmir'de aile fotoğrafları arasından çıkan ve arkasında 'Bir facianın kurbanıyız' yazılı not bulunan 1940 yılına ait bir aile fotoğrafı. Fotoğraf acaba kimlere aitti? Ailenin başına ne gelmişti? 1924-1050 yılları arasında Trabzon ve Aydın Milletvekilliği yapan Yüksek Mühendis Mithat Aydın'a gönderilen bu fotoğrafın peşine düştüğünü söyleyen Cihanoğlu, Şahinyan arşiviyle ilgili 'Tarihi belge niteliği taşıyor. Birbirini uzun süre görmeyen insanlar olmayacak bir şeyi bu arşivde bulabiliyor. Babasına, annesine, teyzesine ya da akrabasına ulaşmak heyecan veriyor' dedi.

YOLU STÜDYODAN GEÇENLER


Kimler gelip geçmiyor ki Şahinyan'ın objektifinden. Katolik din görevlileri, Ermeni rahibeler, Bat Mitzvaha (Ergenlik töreni) giren Musevi çocuklar, hatıra fotoğrafı çektiren Rum kızlar, Bolşevik Devrimi'nden kaçıp İstanbul'a sığınan Beyaz Ruslar, opera sanatçıları, eşcinseller, müzisyenler, göçlerle İstanbul'u mesken tutan taşralılar...Ve tanıdık bir isim. Türk sinemasının ilk kadın yönetmeni ve ilk kadın yıldızı Cahide Sonku...

FOTO GALATASARAY ONUN HAYATIYDI


Uzun yıllar Fransa'da yaşadıktan sonra Türkiye'ye yerleşen Şahinyan'ın yeğeni müzayedeci -galerici Christine Tarpin, teyzesini anlattı: 'Çok küçüktüm. Her yaz İstanbul'a geliyorduk. Hikayelerini, yaşadıklarını anlatırdı. Mesleğini çok severdi. Son zamanlarında Parkinson hastalığına yakalanmıştı. Fotoğraf çekemiyordu. Fotoğraf çekilmeyi sevmezdi. Çok az fotoğrafı var. Başkalarını çekmeyi severdi. 1994'te aramızdan ayrıldı. Çocuğu yoktu evlenmemişti. Foto Galatasaray onun hayatıydı.'

SERGİNİN FORMATI: Sergİnİn bir bölümünde Serttaş'ın negatifleri temizlerken kullandığı aparatlar, kimyevi maddeler ve temizlik sırasında kullandığı 200 bin adet pamuğun gösterildiği bir camekan yer alıyor. Karşısındaysa dev ekranda Serttaş ve Aras Yayıncılığın Sahibi Yetvart Tomasyan çalışmanın sosyolojik ve teknik çözümlemeleri anlattığı kısa filmler gösteriliyor. Serginin bir başka interaktif bölümü de dev arşivin insanlar ile buluşmasın olanak sağlayan bilgisayar sistemi. İnsanlar bu sistemde aradıkları fotoğrafları tarıyor. Karanlık odada da ekranlara yansıtılan fotoğrafların slayt gösterimi yapılıyor.

56 YIL ÖNCE ÇEKİLEN FOTOĞRAF

Şahinyan'ın siyah beyaz kareleri arasında zaman yolculuğuna çıkanlardan birisi de özel bir şirkette genel müdürlük yapan 58 yaşındaki Sarkis Çadırcıoğlu'ydu. Çadırcıoğlu yaptığı tarama sonucunda bulduğu çocukluk fotoğrafıyla büyük heyecan yaşadı. O da çocukluğuna dönenler arasında yer aldı. 2 yaşındayken Şahinyan'ın objektifinin karşısına geçen Çadırcıoğlu, başka kareler de bulmak ümidiyle ekrana kilitlendi. Çadırcıoğlu ile Şahinyan akraba. Çocukluk yıllarında Şahinyan'ın kendisini çok sevdiğini anlatan Çadırcıoğlu, '1956 yılına ait bu kare bir dönemi yansıtıyor. Çocukluğum Kurtuluş'ta geçti. Benim de yolum o yıllarda pek çok kişinin geçtiği gibi Foto Galatasaray ile kesişti. Bu unutulmaya yüz tutmuş karelerin tarihin tozlu raflardan çıkarak günümüzü aydınlatıyor olması bizleri mutlu etti' dedi.

ÇOCUKLUĞUNA DÖNDÜ


Şahinyan'ın 1970'li yıllarda düğün sonrası çektiği fotoğraflardan birini ilginç kılan pozda yer alan kız çocuğunun o anın peşine düşmüş olması. 50 yaşındaki Feryal Salehi, fotoğrafta solda duran küçük kız. Sadece kendi fotoğrafını bulmakla kalmadı aynı zamanda yolları Şahinyan ile Büyükada'da kesişen annesiylededesinin de fotoğraflarını buldu. Salehi, Şahinyan'ın Büyükadada oturduğu yıllarda yazlıklarında kiracı olarak bir süre yaşadığını anlatıyor. Salehi, 'Çok özel bir insandı. İşini çok severdi. Profesyoneldi. Stüdyosunda bir tarihe şahitlik etti. Fotoğraflara bakarken 'ne kadar çok değişmiş her şey' diyorsunuz. Bu çalışma tabi” ki son derece detaylı ve zor. Ancak insanların bir zamanlar çekilmiş ve unutulmuş karelerinin yeniden canlandırılmış olması büyük bir tarihi değer taşıyor. Şahinyan'ın fotoğraf kareleri bizlere geçmişten geleceğe ışık tuttu' diyor.

ZAMAN TÜNELİNE GİRMİŞ GİBİYİM

İstanbul Teknik Üniversitesi Çevre Mühendisliği 1'inci sınıf öğrencisi Cansu Ceylan da geçmişin izini sürenlerden. Ceylan, röntgen mütehassısı dedesi Ayhan Berkman'a ait bir fotoğraf aradı. 2001'de hayata gözlerini yuman Berkman'ın gençliği İstanbul Erkek Lisesi'nde geçmiş. Dedesinin yolunun Şahinyan'la kesişmiş olma ihtimali üzerine binlerce fotoğrafın arasından nostaljik bir kare arayan Ceylan, 'Fotoğraflarda Türkiye'nin geniş bir profilini bulmak mümkün. Eskiye gittikçe insanların çok daha kılık kıyafetlerine dikkat ettiklerini hatta özendiklerini görebiliyorum. Günümüz Türkiye'sine baktığımızda ise bu geçmişten eser yok. Sanki zaman tüneline girmiş gibiyim' diye konuştu.

HEP İYİLİK MELEĞİNİ OYNUYORUZ


Kısa filmlerden birisinde Aras yayıncılığın sahibi Yetvart Tomasyan şöyle konuşuyor: 'Şahinyan'a kadın gözüyle bakmamızda fayda var. Erkek egemen bir toplumda bu işi yapmayı başardı. Maryam 6-7 Eylül olaylarını gördü, varlık vergisini gördü, Ermeni sanatkarlar ve esnaflar müşterilerine karşı hep iyilik meleğini oynadılar, oynadık,
oynuyoruz. Çünkü biz birinci sınıf vatandaş ve yurttaş değiliz. Bu korku nesilden nesile aktarıldı, öğretilmedi zaten.


Kaynak: AKŞAM - Bülent Şanlıkan 29.01.2121
Foto Galatasaray yazı dizisi 1. Bölüm: Ortak Hafızanın Fotoğraf Albümü

Hiç yorum yok: